Ben ülkücü değilim.
Ülkücü olsaydım yerim Milliyetçi Hareket Partisi olurdu.
Aksini düşünemezdim.
Aksini düşünmek doktrine ters..
Aksi durumlara düşen varsa başka sıfat bulsunlar kendilerine…
Milliyetçi diyebilirler kendilerine…
Muhafazakar diyebilirler…
Devir döndü diyebilirler…
Makam mevki hasreti düştü içime diyebilirler.
Ama ülkücü diyemezler.
Hem kekeme hem de geveze olunmaz.
Şayet kendine ülkücü diyorsan yerin MHP’dir.
Bunu ben demiyorum.
Bunu rahmetli Alpaslan Türkeş diyor.
Bunu Başbuğ diyor.
Bir arkadaşım bir video izletti.
Orda açık açık bu şekilde ifade ediyor.
Yozgat’ta yaşayıp da ülkücü bir tanıdığınız olmasın.
Benim tanıdıklarım hepsi çok kıymetli insanlar.
Onlarda eleştiriyor..
Bazen de kızıyorlar…
Seçim doksan günlük bir serüvense seksen dokuz gün kızanlar, doksanıncı gün üç hilale mühürlerini basıyorlar.
Ertesi gün sohbetlerimizde” bir gün de ne oldu da düşüncen değişti” diye sorduğumda; Üç Hilal’i görünce dayanamıyorum. Her şey bir yana Üç Hilal bir yana…
Ülkücü olmayanların pek de anlam veremediği bir bağlılık…
Ne mutla onlara…
Onlar gibi düşünenlere…
Şimdi bazı dostlarımız alınacaklar bu yazıya…
Alınmasınlar Allah aşkına…
Ben kendi düşüncemi , sözümü değil, Başbuğ’un sözünü ilettim sizlere…
Gün döner, devran döner, ülkücü dönmez ülküsünden…
Böyle öğretti bu millet için, bu devlet için bedel ödeyenler…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.