Yozgat depremden zarar gören insanları misafir ediyor.
Yurtlar dolmuş.
Adalet Eğitim Merkezi, Diyanet Eğitim Merkezi gibi sosyal alanlar dolmuş…
Vatandaşlar evlerini açmış…
Tahmini sayı 10 binlere yaklaştı.
10 bin büyükşehirler için küçük bir rakam gibi gözükse de bizim gibi küçük şehirler için büyük bir rakam.
Merkez nüfusumuzun yüzde 10’una denk geliyor.
Kendi yağında kavrulan bir şehir için ciddi bir rakam.
Elbette Yozgat kimseyi açıkta bırakacak değil. Ne gerekiyorsa onu yapacaktır.
Sıkıntı bu işi organize etmek.
Yetkililer ve gönüllüler elinden geleni yapıyor.
Bununla birlikte bu işleri organize etmeye muteber kişiler Hatay’ın Hassa ilçesindeler.
Devlet illerin valilerini depremden etkilen 11 şehre ve onların ilçelerine vekil tayin etti.
İyi de oldu.
Birçok vali ilçeleri organize ediyor.
Depremin ilk gününden bugüne kadar Hassa da olan Ziya Polat ve Celal Köse yaraların sarılması için oradalar.
Az önce de ifade ettiğim gibi misafir sayımız büyükşehirler için küçük bizim için büyük bir sayı…
İşin hem ekonomik boyu hem de idari boyu bugün olmasa da yarın mutlaka birtakım sıkıntılar çıkarması muhtemel.
Gerekli inisiyatifin ortaya koyulması adına da sıkıntıları yaşayabiliriz.
Lafı uzatmaya gerek yok.
Söyleyeceğimi daha net ifade edeyim.
Valimiz Ziya Polat’ı geri gönderin.
Zira Yozgat’ın kendisine ihtiyacı var.
İlla orada bir vali görmek isteniyor ya da ihtiyaç duyuluyorsa birçok merkez valisi Ankara’da görev bekliyor.
Pekâlâ onlardan birisi de bunu yapabilir.
Yozgat’ın kendi sorunları, çözüm bekleyen işleri, üstüne bir o kadar misafirimiz varken ve üstelik devletin diğer birimleri elinden geleni yaparken bizim Ziya Vali’ye acil ihtiyacımız var.
Müsaade edin gelsin artık.
Gelmek istemiyorsa da biraz zorlayın.
Hakikaten sıkıntı yaşayacağız.
Devlete baş gerek.
Başı olmayan vücut nereye gideceğini bilmez.