Yiğitlerin Memleketi Yozgat! Atasözleri ve deyimleriyle kültürel bir zenginlik oluşturuyor

Yiğitlerin Memleketi Yozgat! Atasözleri ve deyimleriyle kültürel bir zenginlik oluşturuyor

Yozgat, sadece kendine özgü güzellikleriyle değil, zengin kültürel mirasıyla da bilinir. Bu mirasın önemli bir parçası da şehre özgü atasözleri ve deyimleridir.

A+A-

Yozgat, sadece kendine özgü güzellikleriyle değil, zengin kültürel mirasıyla da bilinir. Bu mirasın önemli bir parçası da şehre özgü atasözleri ve deyimleridir.Yozgat'ta yaygın olarak kullanılan atasözleri ve deyimler, sadece bu bölgeye ait olmanın ötesinde derin anlamlar taşıyor.

Yozgat yöresinde sıkça kullanılan atasözlerinin çoğu milli bir karakter taşırken, bu atasözleri yapıları ve konuları açısından diğer bölgelerdeki atasözlerinden ayrılamazlar. Ancak Yozgat atasözleri, içerdikleri hikayeler ve anlamlarla farklılık oluşturuyor.

Yozgat'ta yaygın olarak kullanılan deyimler de atasözleri gibi milli bir özelliği yansıtır. Bu deyimler, günlük yaşamda sıkça karşımıza çıkar ve genellikle Yozgat'ın yerel kültürünü yansıtır.

Yozgat'ın kültürel zenginliği sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda bu özgün atasözleri ve deyimleriyle de dikkat çeker. Bu atasözleri ve deyimler, Yozgat'ın tarihini, yaşam tarzını ve insanlarının değerlerini yansıtır.

yozgatin-atasozleri-ve-deyimlerini-daha-once-duymus-muydunuz-2.jpg

Yozgat’ta kullanılan atasözleri ve deyimlerini sizler için derledik. İşte Yozgat’ın atasözleri ve deyimleri..

Abdalın eşeği kaçmış da keşkem de keşkem demiş.

At yedi günde it yediği günde belli eder.

Babamın evi uzak olsa övünmesi kolay olsa.

Bağı gör, üzüm olsun, üzüm yemeye yüzün olsun.

Boşboğazın sigarası yanmaz.

Davar, kömünü itsiz, sahibini etsiz bırakmaz.

Dek duranın devesi ölmez.

Devenin dişi, avradın yaşı sorulmaz.

Düğün evini bilmiyor, dımbırtıla göbek atıyor.

EI sana daşınan (taş ile) sen ona aşınan var.

Elinin battığı yenir. 

Eşeğin canı yanarsa atı geçer.

Her gördüğün zengini baba; her gördüğün sakallıyı dede sanma

İki taşar bir coşar, güzelin aşı tez pişer.

İstanbul’dan gelen eşek kırk gün at gibi gezer.

İtin aklı eksiği baklavadan pay umar.

Kara kazanın yanına varma, karası bulaşır.

Kepeğe katsan it yemez, arpaya koysan at yemez.

Kurt koyunun pahalı olduğunu bilmez.

Öfke gelir göz kızarır, öfke gider yüz kızarır.

Sıpalı eşek yığın dağıtır.

Yal yiyen it, yüzünden belli olur.

Züğürt olup düşünmektense uyuz olup kaşınmak iyidir.

Açma kutuyu, söyletme kötüyü.

Aklımda duruncaya kadar karnımda dursun.

Baskısız yoncayı el alır.

Bir beziden iki ekmek çıkmaz.

Bir köyü eşeğe bindirir, üstüne de kendisi biner.

Çağrılmadık yere çörekçi ile börekçi gider.

Çayın hakkı üç, ev sahibi gülüyor içtikçe iç.

Dana papuç yiyor bunda bir iş var.

Danışa danışa danayı kurda yedirdi.

Değirmene vardım derdim yanmaya, değirmen başladı fır fır dönmeye.

El ayranı ciğer soğutmaz.

El içinde vasiyet ettik ölmezsek olmaz.

Eşek tavlanmakla yola gelmez.

Evlek evlek sattık, böyle böyle battık.

Galbur suya gitti gör ki ne getire.

Islık eşeğin yaylasıdır.

İnek almıyor, dana emmiyor.

Leylek benim neden kuşum, yazın gelir güzün gider.

Melesem etim yenir.

Suyu çekilmiş değirmene dönmek.

Tahsil cehli getirir, insanlık öğretmez.

Veresi deyince alasım geldi, alacaklı gelince kaçasım geldi.

Yozgat'ın bu renkli atasözleri ve deyimleri, sadece şehrin kültürel zenginliğini değil, aynı zamanda hikâyelerini ve deneyimlerini yansıyor. Bu sözler, Yozgat'ın tarihini ve insanlarını anlamak için önemli bir yer tutuyor.

 

İlgili Haberler