İnsanoğlu, dünya hayatında her zaman tedbirli ve dikkatli olmak, sağlığını ve canını korumak zorundadır. Bilerek hastalıklara davetiye çıkaracak işler yapmak veya canını tehlikeye sokacak işlere yeltenmek doğru değildir. Zira insanoğlu, kendisine verilen can emanetine sahip çıkmak durumundadır. İhmalinden ve eksik yaptığı işlerden dolayı sorumlu olacağını ve mutlaka bunlardan bir gün hesaba çekileceğini bilmek zorundadır.

Sayıları az bazı bilim insanları, TV kanallarına çıkarak toplumu “genetiği değiştirilmiş organizmalar” konusunda uyarmakta ve adeta feryat etmektedir. Onlar, genleriyle oynanmış bu ürünlerin insan ve hayvan sağlığına zararları olduğunu, ilerleyen yıllarda bunların olumsuz etkilerinin katlanarak artacağını, kısırlığa ve kansere yol açacağını, çok daha değişik hastalıklara neden olabileceğini ifade etmektedir.

Bu uzmanlar, bitki ve hayvanlarda bulunan protein, vitamin ve minerallerin “insanları hastalıklara karşı koruyan ana etken maddeler” olduğunu, ancak genetiğiyle oynanmış ürünlerde “bu etkin ve koruyucu maddelerin oldukça azaldığını” belirtmektedir. Dolayısıyla insanların çok daha kolay kanser, astım, alerji ve kısırlık gibi vakalara maruz kaldıklarını ve bu hastalıkların sayısında son yıllarda ciddi artışlar yaşandığını/gözlemlendiğini haber vermektedir.

Öte yandan gıdaların raf ömrünü uzatmak amacıyla içlerine konulan pek çok katkı maddesinin de söz konusu hastalıkları tetiklediğini açıkça beyan etmektedir.

Bu itibarla, herkesin bu ve benzeri uyarılara kulak vermesi, söz konusu gıdalara karşı dikkatli olması, doğal yaşamı desteklemesi, her türlü tedbiri çok önceden alması gerekir. Ayrıca insanların yetkililere demokratik baskı yaparak söz konusu ürünlerin ülkeye girişinin yasaklanmasını veya üretilmesine engel olunmasını isteme hak ve görevleri vardır. Aksi halde buradan zararlı çıkacak tüm toplum ve gelecek nesillerdir. Nitekim âyette de haber verildiği üzere bir toplum kendi hâlini değiştirmedikçe Yüce Allah da onların hâlini değiştirmeyecektir.[1]

Sonuç olarak, haklı ve yapıcı uyarılara kulak tıkamak, tehlikeye karşı kayıtsız kalmak, daha çok para kazanmak uğruna bu tür genetiğiyle oynanmış ürünleri yetiştirmek, bunları kullanmak/tüketmek, bu ürünlerin çoğalmasına ve dünyadaki ekolojik dengenin/tabiî ortamın bozulmasına göz yummak, menfaatleri gereği bu ürünlerin sağlığa zararlarını söylemekten kaçınmak, adı geçen ürünlerin reklamını yapmak ve çıkar/menfaat amaçlı savunmak yanlıştır. Bu sahada çalışan ihlaslı, duyarlı, bilinçli ve sağduyulu uzmanlara kulak verilmesi ve hatadan dönülmesi elzemdir. Böyle yapmayarak hatada ısrar edenler, dünyadaki dengeyi bozdukları, tabiî yaşamı alt üst ettikleri, kendilerini ve gelecek nesilleri tehlikeye attıkları için ahiret günü bundan mutlaka hesaba çekileceklerini unutmamalıdır. (09.05.2014)