Şuurlu Gencin On Temel Özelliği
İslâm’a gönül vermiş şuurlu bir genç dinini en iyi şekilde temsil edebilmek için önemli bazı özelliklere sahip olmalıdır. Her ne kadar o genç, İslâm’ı temsil iddiasında olmasa da etrafındakiler onun şahsında İslâm’ı tanımakta ve din hakkında hüküm vermektedir. Dolayısıyla genç mü’min, bu durumun farkında olmak ve ona göre hareket etmek zorundadır.
Bazıları “Ona kim İslâm’ı temsil etme yetkisini vermiş?”, “Herkes ancak kendini temsil eder, İslâm’ı değil!!” demiş olsa da durum gerçek hayatta böyle değildir. Bu itibarla, hiçbir kimse böyle laflar ederek temsil görevi veya sorumluluğunu hafife alamaz; mü’minleri gevşekliğe ve tembelliğe itemez. Her mü’min istese de istemese de bu dinin bir mensubu olduğunu ilan ettikten sonra İslâm’ı temsil ettiğini bilmek durumundadır.
Bu bakımdan bir mü’min, hayatının her anında yaptığı davranışlarla söylediği sözlerle İslâm’ı temsil ettiğini bilmeli ve şu on özelliği şahsında, kimliğinde ve kişiliğinde mutlaka taşımalı ve bunlarla aynîleşmelidir/özdeşleşmelidir.
1. Yüce Allah’a ve ahiret gününe şeksiz şüphesiz iman etmeli ve her gün imanını sağlamlaştıracak ilmî faaliyetlere ve sağlıklı tefekküre odaklanmalıdır.
2. Hz. Peygamber’i ve onun sahih sünnetini çok iyi öğrenmeli, ona nasıl ittibâ edeceği konusunda bilgilerini sürekli artırmalı ve öğrendiklerini de hayatında harfiyen uygulamalıdır.
3. Kur’ân ve sünnetin ilkelerini özümsemeli ve daima bu iki aslî kaynaktan beslenmelidir.
4. Hayatı boyunca dürüst ve erdemli davranışlar ortaya koymalı, yapacağını söylemeli, söylediğini de yapmalıdır.
5. Tarihî hâdiseleri çok iyi öğrenmeli, bunları analiz etmeli, geçmişten dersler çıkartmalı ve aynı delikten iki defa ısırılmamalıdır.[1]
6. Sadece Yüce Allah’a kulluk etmeli, O’ndan yardım istemeli ve O’na yönelmelidir. Yaratanın ilkelerine isyan hususunda yaratılanlara kulluk etmemeli ve daima Yüce Allah’ın emirlerine sımsıkı sarılmalıdır.
7. Zâlimlere, kâfirlere, fâsıklara, münafıklara, mücrimlere, müşriklere ve tüm hakikat inkârcılarına karşı onurlu, ilkeli, başı dik, kararlı, lakin din kardeşlerine ise adil, şefkatli, merhametli ve hoşgörülü olmalıdır.
8. Çalışkan, düzenli, disiplinli, planlı ve programlı hareket etmeli, her gün kendini yenilemeli, hayat boyu öğrenmeden yana olmalı, araştırıp sorgulamalı ve meselelere eleştirel gözle bakmayı öğrenmelidir. Her duyduğuna hemen inanmamalı, kimseye körü körüne itaat etmemeli ve kesinlikle yanlış kararlar almamalıdır. Seçici olmalı, toptan süpürüp alma ya da toptan süpürüp reddetme ucuzluğuna/basitliğine kapılmamalıdır. Sağlam bir muhakeme yeteneğine sahip olabilmek için gece gündüz çalışmalı, kaliteli okumalar yapmalı, böyle yapan kimselerle birlikte olmaya özen göstermelidir.
9. Güzel ahlak sahibi olmalı ve tüm dünyaya örnek olacak davranışlar sergilemelidir. Sözünde durmalı, öfkesini kontrol etmeli, boş ve anlamsız şeylerden uzaklaşmalı, sorunları konuşarak halletme taraftarı olmalıdır. Yalandan, yalan yere şahitlikten ve her türlü haksız şiddetten kaçınmalı, evrensel hukuk ve ahlak ilkelerinin yanında yer almalı, Kur’ân ve sünnetin temel ilkeleriyle beslediği ve böylece de bozmadığı vicdanının sesini dinlemelidir.
10. İslâm’ı bir bütün olarak yaşamaya gayret etmeli, tüm insanların ehl-i icâbet olduğunu bilmeli, onları kesinlikle dışlamamalı, hor ve hakir görmemeli, onların imanlarını kurtarmak için gece gündüz çalışmalı ve bu dini en güzel şekilde tebliğ, tebyin ve temsil etme bilincinde olmalıdır. Müslüman olmanın sorumluluk almak olduğunu unutmamalı ve bunun da hakkını tam anlamıyla vermeye gayret etmelidir. Aksi halde ahirette büyük bir veballe karşı karşıya kalacağı gerçeğini hiçbir zaman aklından çıkarmamalıdır. (31.01.2014)
[1] Buhârî, 78/Edeb, 83 (VII, 103).