Samimi Dindarlığın Tezahürleri
Yüce Allah’ın değer verdiği samimi bir mü’min, imanının gereğini yapan ve takvasını hayatında yaşayarak gösterendir.
Gayba iman ettikten sonra dürüst ve erdemli davranışlar ortaya koyandır. Üstünlüğün takvada (sorumluluk, hassasiyet, farkındalık, duyarlılık bilincinde) olduğunun farkında olandır.
İnsanları makamlarına, rütbelerine, paralarına, ırklarına veya renklerine göre değil, dinî ve ahlâkî özelliklerine göre değerlendirendir.
Gerçek üstünlüğün Cenab-ı Allah’ı tanımak, bilmek ve hakiki anlamda O’na kulluk etmek olduğunun idrakinde olandır.
Son Resul Hz. Muhammed’in yaşadığı gibi erdemli bir hayat yaşayandır. Dini değerlere ve ahlâkî meziyetlere bağlılık gösterendir.
Samimi dindar, başkaları hakkında iyi zan besleyen ve mütevazı olandır. Hiçbir zaman büyüklük taslamayandır. Kesinlikle kalp kırmayandır. İncinse de incitmeyendir.
Yaptığı hayır ve hasenatı gizli yapandır. “Sağ elinin verdiğini sol elinden” gizleyendir. Verdiğinin karşılığını insanlardan değil sadece Yüce Allah’tan bekleyendir. Gösterişten kaçınan ve ahireti unutmayandır.
Dünyanın gelip geçici olduğunu bilendir. Yatırımını “kalıcı olan ahiret hayatına” yapandır. Her işinde, "Rabbim razı olsun, yeter!" diyebilendir.
Kul hakkı yemekten korkandır. Aza kanaat eden ve cimrilikten uzak durandır.
Samimi dindar, düşmanına bile dürüst davranandır. Çünkü o, "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!" buyruğunu Rabbinden alınca, "Beni bu sûre ihtiyarlattı!" diyen Yüce Resûl’ün hassasiyetinin farkında olandır.
Muhataplarına uyarılarını kırmadan ve incitmeden yapandır. Kibarlığın, nezâketin ve zarafetin timsalidir.
Yaratılanı, Yaratan'dan ötürü seven ve hoş görendir. Günah ile günahkârı ayrı tutan, günaha kızan, ama günahkâra acıyıp onu günah bataklığından kurtarmaya çalışandır.
Dünyadaki bütün mü’minleri bir vücudun azaları gibi görendir. Onların dertleriyle dertlenip, sevinçleriyle mutlu olandır.
Samimi dindar, dünyadan kopmayandır. Girişimci, üretken ve çalışkan olandır. Ama asla açgözlü olmayandır.
Her zaman iyi ve güzel netice almak için hukukun üstünlüğüne, temel insan haklarına, özgürlüklere ve ileri demokrasiye sahip çıkandır.
Bütün helâl ve meşru yolları deneyerek hakkını arayandır. Ancak sonuç ne olursa olsun buna da rıza gösterendir. Rızkı verenin Yüce Allah olduğunu bilen, kanaatin bitmek tükenmek bilmeyen bir hazine olduğunun farkında olandır.
Samimi dindar, herkesin iyiliğini isteyen ve bunun için elinden geleni yapandır. Gönlündeki iman zenginliğiyle, Yüce Allah’a güven duygusuyla her daim mütebessim olandır.
Hz. Peygamber gibi etrafına sürekli neşe, sevinç, mutluluk ve huzur dağıtandır. Karamsarlıktan ve kötümserlikten kaçınan ve gerçekçi olandır.
Hz. Peygamber’in dediği gibi elinden ve dilinden diğer insanlara zarar gelmeyendir. Güvenilirlik denilince ilk akla gelendir.
Rabbim cümlemizi böyle samimi dindar kullarından eylesin. Her daim ahlakını güzelleştirmeye çalışan ve Hz. Peygamber’in gittiği yoldan giden dürüst ve erdemli mü’minlerden eylesin. (02.01.2009)