Engin Dinç

Engin Dinç

Kurumların İtibar Yönetimi Eksikliği

A+A-

Sosyal medya hayatımıza girdiği günden beri derinlere doğru ilerlerken son yıllarda dezenformasyonun, algı yönetimin, yıpratma operasyonlarının merkezi haline geldi. Masa başında üretilmiş, uydurma, haberler hızla servis edilirken bunların doğrulamasına ilişkin bir mekanizma hala yok, en azından kamu ayağında bulunmuyor. Özel teşebbüsler varsa da bunlar da fonlayanların izin verdiği kadarını doğrulayabiliyor.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un duyurduğu “Doğru Mu” platformu hala devreye alınmadı. Alınsa da en çok itibar suikastına maruz kalacak yapı olduğuna inanıyorum. İşleri zor yani, Allah kolaylık versin…

Sosyal medyada yayılan yalan haberler aile içi Whatsapp gruplarına kadar giriyor, işyerlerinde, kahvehanelerde sohbetlere konu oluyor. Hal böyleyken yıpranan, güven kaybına uğrayan siyasi partiler, kişiler değil en çok da devlet ve kamu kurumları oluyor.

Kurumlar bununla mücadele vermek için doğru ve etkili itibar yönetimi çalışması yapması lazım. Bazı kurumlar ve kurumsal yetkililer bazen alanı olmayan konularla ilgili açıklamalar yapıp itibarlarına zarar verebiliyorlar. Bunun da önüne geçmek adına her kurum bir itibar yönetimi ekibi oluşturarak düzenli çalışmalar yapmalıdır. Bu çalışmalar içerisinde;

  • Karizmatik lider,
  • Kurum kültürünü tanıtma,
  • Çalışmaları kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşma,
  • Sosyal etkinlikler,
  • İletişim ağını güçlendirme ve hızlı olumlu dönüş yapma,
  • Görev alanına giren konulara ciddi ve hızlı müdahale ve doğru yönlendirme yapma,
  • Ekip kültürünü kurma ve geliştirme,
  • Çalışanlarda kuruma aidiyet kültürünü oluşturma,
  • Sempati gibi alanlar bulunmalıdır.

Bu alanlar genişletilebilir, kuruma göre düzenlenebilir. Burada en önemli çalışma, çalışanların kuruma kendisini ait hissetmesi ve kuruma gelecek olağandışı bir yıpratma girişimine cevap verme, karşı koyma reflekslerini geliştirmektir. Bunu yapabilmek de amirler ile memurlar arasında sıcak ilişkiler kurulmasına, kurumun memurunun çıkarlarını korumasına, yasaları adil ve eşit uygulamasına, dürüst ve tarafsız işler yapmasına bağlıdır. Kurumlarda en sık karşılaşılan sorun amir memur ilişkisidir. Bu ilişkinin kopukluğu, siyasetle aşırı içli dışlı olunması kuruma olan itimadı yıkmakta bu da kurumun ve dolayısıyla devletin itibarına zarar vermektedir.

Bu alanda iki kurumu çok takdir ediyorum. Birincisi Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı ikincisi ise İçişleri Bakanlığı’dır. Hatta buna son zamanlarda Dış İşleri Bakanlığı’nı da eklemek mümkündür. MİT yaptığı operasyonlarla adından söz ettirirken İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları da ülkemizi müdafaa konusunda çok göz dolduruyorlar. Kötü diyeceğim kurumları saymak istemiyorum, kötü demeyelim itibar yönetimi yapılmamış diyelim…

Kamu kurumlarında, masa başındaki memurlar çatır çatır sosyal medyada yayılmış yalan haberleri konuşup “aaa şöyle olmuş, aaa böyle olmuş” diyerek aslında olmayan, yalan bir olguyu gerçek gibi birbirlerinin bilinçaltlarına işliyorlar. Geçtiğimiz gün benzer bir olayı yaşadım. “4000 Suriyeli Sağlık Çalışanı Alındı” haberini okuyup verip veriştiren bir memura dayanamadım patladım. Avrupa Birliği projesi olduğunu ve devletin hiçbir para vermediği gibi üzerine para kazandığını anlattım durdum. Sonra küstük, sonra aslını o da araştırdı ve barıştık. Hadi ben biliyorum, konuyla ilgiliyim de bunu yaptım. Ya ilgili olmayan, ya bilmeyen?

Basit bir şey yapalım. Mesela e-devlet uygulaması gibi, Kamu İletişim diye bir uygulama yapıp tüm memurların özlük bilgileri ile ilgili işlemleri bunun içine koyalım. Buradan kurumla ilgili bildirim ve haber de gönderelim. Bu tarz yalan haberler yayılması halinde doğrusunu ceplerine gönderelim. En önemlisi, buranın emekçisi sensin, seni yıpratmak için söyleniyor bu yalanlar bunlara inanma diyelim…

İtibar yönetimi dediğimiz konu önemli vesselam… Çalışalım buna…

Önceki ve Sonraki Yazılar