İstanbul’a 3. Havaalanı ve Vatan Borcu
Hızlı ve güvenilir ulaşımın en güzel yollarından biri de hiç kuşkusuz havayolu taşımacılığıdır. Bütün dünyada havayollarının önemi her geçen gün daha da artmaktadır. İnsanoğlu, her dönemde bir yerlerden başka bir yere mutlaka seyahat etmek zorunda kalmıştır. Bu seyahatler, kimi zaman tatil ve gezi amaçlı, kimi zaman ticaret ve iş amaçlı ve kimi zaman da savaş maksadıyla olmuştur. Günümüzde ise insanlar daha çok iş ve tatil amaçlı geziler yapmakta, zamanı etkin ve verimli kullanmak adına ulaşımın en hızlısını tercih etmektedir.
Hızlı trenler ve otobanlar, insanların “uzun mesafelere” kısa sürede gitme ihtiyacını tam olarak karşılayamamakta, deniz yolu ise daha yavaş olduğu için daha az tercih edilmektedir. Nitekim deniz yolu, daha çok yük taşımacılığı ve gezi amaçlı kullanılmaktadır.
Son iki yıldır, 15 günde bir olmak üzere hafta sonlarında Kars’tan İstanbul veya Ankara aktarmalı Antalya ilimize uçtuğum ve aynı güzergâhı takip ederek tekrar Kars’a geri döndüğüm için gökyüzünde yaşadığım tecrübelerimi ve tespitlerimi paylaşmam yerinde olacaktır.
Öncelikle şunu ifade edeyim ki, İstanbul Atatürk Havaalanı kesinlikle ihtiyaca cevap verememektedir. Sabiha Gökçen Havaalanı ise bu trafik yoğunluğunu azaltmaya bile yetmemektedir. Özellikle yaz aylarında uçakların iniş ve kalkışları büyük sorun olmaktadır. Çünkü uçakların iniş için İstanbul semalarında veya Marmara denizi üzerinde en az yarım saat tur atmaları ve sıraya girip bekleşmeleri büyük zaman kaybına yol açmakta, uçakların boş yere yıpranmasına, yakıt tüketiminin artmasına ve ekonomik olarak da büyük zararlara neden olmaktadır.
Aynı şekilde kalkış için en az 15 veya 20 uçağın tekrar sıraya girip saatlerce havaalanı pistinde uçuş sırası beklemeleri, yolcular ve mürettebat için tam bir çileye dönüşmekte ve büyük zaman israfına yol açmaktadır. Bu nedenle, İstanbul’a 3. Havaalanı bir an önce yapılmalı ve acilen işletmeye açılmalıdır. Zira böyle muhteşem bir proje, tüm insanlığın yararına olacaktır. Çünkü ülkeye gelen milyonlarca turist veya İstanbul’dan ikmal yaparak dünyanın başka yerlerine uçacak yolcular burada zaman kaybetmeyeceklerdir. Dolayısıyla 3. Havalimanı bir lüks değil artık zorunlu bir ihtiyaçtır.
Siyasi gerekçelerle 3. Havalimanına karşı çıkmak, yapılmasını geciktirmek veya engellemeye kalkışmak ülkeye ihanettir. Gelişme ve kalkınmaya vurulmuş bir darbedir. Müslümanların güçlenmesini istemeyen şer odaklarının haince planlarına alet olmaktır. Dolayısıyla bu yanlışı yapanların hatalarından bir an önce dönmeleri kendi lehlerine ve ülkenin yararına olacaktır.
Sonuç olarak, İstanbul’a 3. Havaalanı bir an önce yapılmalıdır. Toplum, bu konuda duyarlı olmalı ve bu projeye tam destek vermelidir. Çıkarları gereği ülkenin gelişmesini istemeyenlerin oyuncağı olan satılmış bazı karakterlerin basit ve ucuz söylemlerine itibar edilmemeli ve “çevrecilik” üzerinden oynanan oyunlara aldanılmamalıdır. Zira ülkenin bu tür kalkınma projelerine ve istihdam alanlarına ihtiyacı vardır. Ve dünyanın gittiği yön her açıdan görülüp gerekli tedbirler çok önceden alınmalı ve uygulanmalıdır. Bu ve başka büyük projeleri planlayıp gerçekleştirmeye çalışanlara ve ülkenin kalkınması için canla başla mücadele edenlere destek vermek ve hayırlı işlerde yarış etmek bir “vatan borcu”dur. Çünkü vatan borcu, sadece “askerlik yapmak” değildir. (19.05.2014)