
Doç. Dr. Ahmet Emin Seyhan'dan kadınlara yönelik şiddeti bitirecek 10 öneri
Türkiye'nin gündemine oturan İstanbul Sözleşmesinin fesh edilmesi kararının ardından gazetemize açıklama yapan yazarımız Doç. Dr. Ahmet Emin Seyhan, kadına yönelik şiddeti ortadan kaldıracak 10 tavsiyede bulundu.
Türkiye'nin gündemine oturan İstanbul Sözleşmesinin fesh edilmesi kararının ardından gazetemize açıklama yapan yazarımız Doç. Dr. Ahmet Emin Seyhan, kadına yönelik şiddeti ortadan kaldıracak 10 tavsiyede bulundu.
Resmi Gazete'de yayımlanan kararla birlikte Türkiye, İstanbul Sözleşmesi'nden ayrılmasının ardından Afyon Kocatepe Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, Temel İslam Bilimleri Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ahmet Emin Seyhan, kadına yönelik şiddeti ortadan kaldıracak bazı tespit ve tavsiyelerini 10 madde olarak sıraladı.
İşte Doç. Dr. Ahmet Emin Seyhan'ın altını çizdiği 10 öneri..
1. Gerekli hukukî düzenlemeler bir an önce yapılarak dayağa/şiddete başvuran erkeklerin veya kadınların en etkin ve caydırıcı şekilde cezalandırılmaları sağlanmalıdır.
2. TV dizilerinin senaryoları mutlaka uzman psikolog, pedagog ve ilahiyatçılardan oluşan bir ekip tarafından denetimden geçirilmeli, çocukların gelişimini etkileyen, ailenin huzurunu bozan ve toplumun değerlerini dinamitleyen bölümler çıkartılıp ayıklanmalıdır. Aileler ve yetkililer, çocukları ve gençleri şiddete teşvik eden bilgisayar oyunlarıyla, yazılı, görsel ve sosyal medyada şiddeti özendiren programlar konusunda daha duyarlı olmalıdır.
3. İntihar haberleri gibi kadına yönelik şiddet haberlerinin de özendirici olduğu akıldan çıkartılmamalı ve şiddet içerikli bu tür görüntülerin tekrar tekrar ekranlardan gösterilmesinin önüne “yasal tedbirlerle” geçilmelidir.
4. Kadına yönelik şiddetin en önemli nedenlerinden biri olan alkol ve uyuşturucu madde kullanımıyla daha etkin mücadele edilmeli, bu konuda Yeşilay, medya ve diğer sivil toplum örgütleri üzerlerine düşen vazifeyi hakkıyla yapmalıdır.
5. Dinî değerlerin korunmasına ve maneviyat eğitimine ağırlık verilmeli, kadına ve çocuğa karşı kaba kuvvet kullanarak terbiye etme metodunu tavsiye eden dinî metinler doğru değerlendirilmeli, İslâm’ın sahih ve güvenilir bilgisi insanlara en güzel şekilde sunulmalıdır. Yanlış yorumlanan bazı dinî metinler gerekçe gösterilerek “erkeklerin fiziksel üstünlüğü, hukuksal üstünlüğe” dönüştürülmemelidir.
6. Bazı TV programlarında erkek düşmanlığı yapan, erkeklerin saygınlığını aşındıran tavır ve yaklaşımlar sergileyen kişilere fırsat verilmemeli, bunun yangına körükle gitmek olduğu unutulmamalıdır.
7. Aile içi şiddetin artmasında eşler arası etkili iletişimin bulunmayışının önemli bir rolünün olduğu hatırdan çıkartılmamalı, ailelere ve evlenecek çiftlere hem evlilik öncesi hem de sonrası iletişim konusunda uzman kimseler tarafından seminerler verilmelidir.
8. Erkekler ve kadınlar aynı yuvayı ve yatağı paylaştıkları eşleriyle bağırmadan, çağırmadan ve kavga etmeden konuşmayı öğrenmelidirler. Özellikle kadınlar, kendilerini kışkırtan ve erkeğin karşısında hakaret ederek, aşağılayarak ve bağırarak konuşmayı öğreten bazı yerli ve yabancı filmlerdeki sahnelerden etkilenmemeli, bu tür filmlerin ve tiyatro sahnelerinin dolduruşuna kesinlikle ama kesinlikle gelmemelidir.
9. Sağlıklı bir din ve ahlak eğitimi alan bireylerin kendilerine, ailelerine, çevrelerine, ülkelerine ve tüm insanlığa faydalı oldukları bilinmektedir. Bu nedenle ailede, okulda, kışlada ve camide genç nesillere ciddi, doyurucu, kapsamlı ve kuşatıcı eğitimler verilmeli, vicdanî gelişimini tamamlamış ve empatiyi içselleştirmiş insanların topluma kazandırılmasına yönelik çalışmalara hız ve ağırlık verilmelidir.
10. Kötü örneklerden daha ziyade iyi örneklerin toplumda yaygınlaştırılması için “örnek aileler topluma rol model” olarak sunulmalıdır.
Kısaca ifade edilecek olursa, kadına yönelik şiddeti ve kötü muameleyi önlemek için yapılması gerekenler bellidir. Bu toplumsal hastalığı yenmek için hem kamuoyuna hem de ilgili kurum ve kuruluşlara büyük görevler düşmektedir. Huzur, emniyet ve güven toplumu olmak, tüm dünyaya İslâm’ı en güzel şekilde tebliğ ve temsil etmek, her türlü haksız şiddetle mücadele etmek ve model bir İslâm toplumu inşa etmek için Kur’ân ve sahih sünnetin ilke, amaç, gaye, hedef ve maksatları doğru anlaşılmalı ve bunlar eksiksiz uygulanmalıdır.
İstanbul Sözleşmesi neden feshedildi?
Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesinde gösterilen 7 madde sıralanıyor..
İstanbul Sözleşmesi’nin LGBT ideolojisi savunuculuğuna indirgenmesinin; LGBT’nin bazı kesimler tarafından meşru evrensel hukuk normu şeklinde dayatılmasının önüne geçmek.
Milli ve manevi değerler, Türk aile yapısında LGBT propagandasının oluşturduğu rahatsızlığı gidermek.
LGBT ideolojisi üzerinden inşa edilmek istenilen diplomatik ve siyasi baskıyı engellemek.
Kadın hakları meselesini LGBT odaklı tartışmaların tahakkümünden kurtarmak.
Sözleşmenin toplum değerleri ile bağdaşmayan kısımlarının, Türkiye’nin kadına şiddet ile mücadelesine ve kadın hakları konusundaki adımlarına gölge düşürmesini engellemek ve LGBT’yi işaret eden ifadeler sebebiyle rahatsızlık duyan kesimlerin kadına yönelik şiddete karşı desteğinin konsolide edilmesine olanak sağlamak.
Bir devlet politikası olan kadına şiddet ile mücadelede iç hukuka dayalı uygulamaların iyileşmesine odaklanmak için gerekli olan zihinsel paradigma değişikliğinin önünde engel olan cinsel yönelim unsurunu ortadan kaldırmak.
Reform paketleri içerisinde kadına şiddet ile mücadele ve kadın haklarının iyileştirilmesi ile ilgili bölümlerin ön plana çıkarılması.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.