2021 Yılı Mevlid-i Nebi Haftası’nın açılış programı İstanbul’da yapıldı

2021 Yılı Mevlid-i Nebi Haftası’nın açılış programı İstanbul’da yapıldı

Diyanet İşleri Başkanlığının Hazreti Peygamberin veladeti münasebetiyle düzenlediği 2021 Yılı Mevlid-i Nebi Haftası’nın açılış programı, TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop ve Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın katılımıyla İstanbul’da yapıldı

A+A-

Diyanet İşleri Başkanlığının Hazreti Peygamberin veladeti münasebetiyle düzenlediği 2021 Yılı Mevlid-i Nebi Haftası’nın açılış programı, TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop ve Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın katılımıyla İstanbul’da yapıldı.

Diyanet İşleri Başkanlığı her yıl, Mevlid Kandilini içine alan haftayı Mevlid-i Nebi Haftası olarak kutluyor. Her yıl bir tema çerçevesinde kutlanan haftanın bu yılki teması ise “Peygamberimiz ve Vefa Toplumu” olarak belirlendi.

16da3927-274e-4efd-b21c-cdeb32014582-1-1200x800.jpg

Büyük Çamlıca Camii Konferans Salonu’nda, Şeyhül Kurra Ramazan Pakdil’in Kur’an tilavetiyle başlayan açılış programında konuşan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Yeryüzünü nurlu bir kandil gibi aydınlatan bu müstesna doğuşun bir sene-i devriyesine daha bizleri ulaştırdığı için Rabbimize hamd ediyorum. Yarın, Pazar’ı Pazartesi’ye bağlayan gece idrak edeceğimiz Leyle-i Mevlid’in hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Hak niyaz ediyorum.” temennisinde bulundu.

d130d540-c316-4c3e-8459-1f0474716ce4-1-1200x800.jpg

Bu sene Mevlid-i Nebi Haftası’nda “Peygamberimiz ve Vefa Toplumu” konusunu ele alacaklarını belirten Başkan Erbaş, “İçinde yaşadığımız çağda unutulmaya yüz tutan vefa konusunu, Peygamber Efendimizin örnekliğinde yeniden hatırlayacağız, tefekkür edeceğiz.” dedi.

Başkan Erbaş, hafta boyunca yapılacak etkinliklerle, sempozyum ve diğer programlarla Hazreti Peygamberin şahsında temayüz eden ahlaki değerleri, bilhassa ahde vefayı ve sadakati anlatacaklarını söyledi.

Peygamber sevgisinin Müslümanların inançlarının ayrılmaz bir parçası olduğunu belirten Başkan Erbaş, “Cenab-ı Hak, kendi sevgisine nail olmanın yolunun Peygamber Efendimiz aleyhissalatu vesselamı sevmekten, onun yoluna gönül vermekten geçtiğini haber vermiştir. Bu yüzden bizler millet olarak, Rasul-i Ekrem Efendimizi her şeyden fazla sever, ona herkesten fazla hürmet ederiz. İslam’la müşerref olduğu günden beri aziz milletimizin kalbinde, güzel ahlak timsali Peygamberimizin daima müstesna bir yeri olmuştur. O Kutlu Nebi’nin adı anıldığında gönüllerimizde bir rikkat oluşur. Kalplerimiz onun muhabbetiyle çarpar.” diye konuştu.

84d6a872-71c9-4ca9-b7ee-45986dfbf05b-1-1200x800.jpg

“Onun yolunda yürümek, en güçlü arzumuzdur”

Başkan Erbaş, Müslümanların hayat kılavuzu olduğuna vurgu yaparak, “Allah’a kulluğumuzu ve ibadetlerimizi onun rehberliğinde ve örnekliğinde ifa ederiz. Allah’a hamd ile başladığımız sözümüze, duamıza ona salat ve selam ile devam ederiz. Ona duyduğumuz derin muhabbet, kültürümüzde, sanatımızda, edebiyatımızda belirgin bir şekilde kendisini gösterir. Bireysel hayatımızdan beşeri ilişkilerimize, evlerimizden mabetlerimize kadar hayatımızın her safhasına onun nübüvvet ışığı yansır. Onun yolunda yürümek, en güçlü arzumuzdur. Onun sünnetini yaşamak, en büyük idealimizdir.” ifadelerini kullandı.

c9ee85f7-e8e7-4ae5-b3b8-1b956d96336c-1-1200x800.jpg

“Bu aziz milletin mayasında Allah ve Peygamber aşkı vardır”

“Rasul-ü Zîşan Efendimizi sevmek ve ona hürmet etmek, millet olarak bizim en bariz karakterimizdir.” Diyen Başkan Erbaş, şöyle devam etti:

“Asırlardır gök kubbemizde yankılanan ezan-ı Muhammedi, ona olan sadakatimizin sembolüdür. Şehadetleriyle dinimizin temeli olan bu ezanlar, tarihimizin mukaddes emaneti ve hürriyetimizin müseccel alametidir.

“Vefa, toplumları bir arada tutan en temel insani değerdir”

Başkan Erbaş, insanı varlık aleminde üstün kılan yönünün, bir değerler sistemine sahip olması olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:

“Bu değerlerin en önemlilerinden biri de “vefa”dır. Vefa, her şeyden önce Yüce Allah’a gönülden bağlılık, sadakat ve itaattir. İman ve güzel ahlakla bütünleşen bir haslettir. Vefa, imanın bir gereği olarak istikamet üzere olmaktır. Vefa, her hak sahibine hakkını vermektir. Şükrederek nimetin kadrini bilmektir. İnsanın, Rabbine, kalbine, ailesine, çevresine, değerlerine, varlık âlemine karşı vefa borcu vardır. Vefa, toplumları bir arada tutan en temel insani değerdir. Vefanın olmadığı yerde güven duygusu sarsılır. İnsanî ilişkiler zedelenir, dayanışma ve yardımlaşma ruhu kaybolur, neticede toplumsal huzur yok olur. Değerlerini kaybeden insan, yolunu kaybeder. Değerlerini kaybeden toplum ayakta duramaz.”

“Vefanın en büyük örneği Hazreti Peygamberdir”

Başkan Erbaş, Vefanın en büyük örneğinin, “Ben, güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim.” buyuran ve alemlere rahmet olarak gönderilen Hazreti Peygamber olduğunu hatırlatarak, “Sevgili Peygamberimiz, Allah’ın dinine gösterdiği sadakatle vefanın en büyük örneğidir. Ailesine gösterdiği bağlılıkla vefanın en güzel örneğidir. Varlığa gösterdiği şefkatle vefanın en yüce örneğidir. “Yarın kıyametin kopacağını bilseniz bile, bugün elinizdeki fidanı dikin!” beyanıyla çevreye karşı vefanın en zirve örneğidir. “Akan bir nehirden dahi abdest alsanız, suyu israf etmeyiniz.” fermanıyla nimete karşı vefanın en muhteşem örneğidir.” diye konuştu.

“Çocuklarımıza ve gençlerimize yönelik hizmetlerimize özel bir önem bir vermekteyiz”

Diyanet İşleri Başkanlığının tüm mensuplarının bir vefa borcu olarak inanç, millet ve medeniyet değerlerini tanıtmaya ve yaşatmaya gayret ettiğini dile getiren Başkan Erbaş, “Bu bağlamda bilhassa çocuklarımıza ve gençlerimize yönelik hizmetlerimize özel bir önem bir vermekteyiz. Her bir hocamız hademe-i hayrat yolculuğunda, insana ve insanlığa hizmet seferberliğinde canla başla hizmet etmeye devam edecektir. Diyanet İşleri Başkanlığımızın her bir mensubu, bu hizmetleri önce Rabbimize, sonra da Mevlid-i Nebi haftasıyla yüce ahlakını yeniden idrak ettiğimiz sevgili Peygamberimize ve aziz milletimize karşı bir vefa borcu olarak görmektedir.” ifadelerini kullandı.

Başkan Erbaş, Mevlid-i Nebi Haftası dolayısıyla çeşitli programlar gerçekleştireceklerini ifade ederek, şöyle konuştu:

“Salgın tedbirlerine riayet ederek başta camilerimiz ve Kur’an kurslarımız olmak üzere pek çok yerde programlarımız devam edecek. Özellikle okullarımızda bu hafta vesilesiyle etkinlikler yapmayı çok önemsiyoruz. Öğretmenlerimizin rehberliğinde okullarımızda gençlerimiz, çocuklarımız Peygamberimizi daha iyi anlatma ve anlama noktasında büyük bir kazanım elde edeceklerdir.  17 Ekim Pazar günü yani yarın akşam, yakın zaman önce büyük bir sel felaketine maruz kalan Kastamonu ilimizin Nasrullah Camii’nde, Diyanet Televizyonumuzdan ve TRT 1 kanalımızdan canlı yayınlanacak olan Mevlid-i Şerif Programını icra edeceğiz. Yerel ve ulusal televizyon, radyo kanalları, sosyal medya araçları ve diğer dijital platformlarda etkinlikler yapacağız.  29-30-31 Ekim 2021 tarihlerinde dijital platformlar üzerinden Uluslararası Mevlid-i Nebi Sempozyumunu gerçekleştireceğiz.”

Programa Katılan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop ise yaptığı konuşmada Mevlid Gecesinin önemine değinerek, “Yarın gece idrak edeceğimiz Mevlid Gecesinin ülkemiz, milletimiz ve cümle ümmet-i Muhammed için hayırlara vesile olmasını, manevi bir uyanışa, yeni bir dirilişe kapı aralamasını Cenab-ı Haktan niyaz ediyorum.” dedi.

Programa, TBMM eski Başkanı Binali Yıldırım, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı, Diyanet İşleri Başkan Yardımcıları Doç. Dr. Selim Argun, Prof. Dr. Huriye Martı ve Dr. Burhan İşliyen ile Başkanlığın üst düzey yöneticiler ve çok sayıda davetli katıldı.